Uzaydan internet ve yapay zekâ birleşiyor

Yapay zekâ hizmetlerinin hızla gelişmesi, teknolojik altyapının en kritik bileşeni olan veri merkezlerini gökyüzüne taşıyor. Dünya yörüngesine kurulacak bu merkezler, yapay zekâ modellemelerinden dev veri akışlarına kadar her türlü dijital hizmeti uzaydan yönetecek.
Bu alandaki en dikkat çekici girişimlerden biri, Elon Musk’ın sahibi olduğu SpaceX şirketine ait. Şirket, 7 bin 800 uydu ile küresel internet ağı kurmayı hedefliyor.

Starlink yeni dönemin altyapısı olacak

SpaceX’in Starlink projesi, yeni nesil (V3) uydularla birlikte 1 ton yük taşıyabilen ve 200 Gbps hızında internet sağlayabilen dev bir ağ oluşturuyor. Bu sayede hem küresel internet erişimi hızlanacak hem de düşük gecikmeli veri akışı mümkün olacak.
Projenin bir diğer ortağı Stardust Solutions, yörüngede çalışacak H100 işlemciler içeren mini veri merkezleri tasarlıyor. Bu merkezler, 2 Kasım’da test edilen “Bandwagon-4” görevi kapsamında ilk kez hizmete girdi.

Enerji ve güvenlik avantajı

Uzaya taşınan veri merkezleri yalnızca hız değil, enerji verimliliği açısından da çığır açıyor. Uzaydaki düşük sıcaklık ortamı sayesinde soğutma maliyetleri büyük ölçüde azalacak. Ayrıca jeo-mühendislik tabanlı tasarımlar, güneş enerjisini doğrudan kullanarak karbon salımını minimize edecek.
Alman savunma şirketleri de konteyner tipi mini veri merkezlerini askeri iletişim ve yapay zekâ destekli komuta sistemlerinde kullanmak için test ediyor.

Yeni nesil güç: Rolls-Royce metanol motoru

İngiliz devi Rolls-Royce, metanol yakıtlı yüksek hızlı jeneratörler geliştiriyor. Bu jeneratörler, uzaydaki merkezlerin enerji ihtiyacını karşılayacak ve çevreye zarar vermeyen bir sistemle çalışacak. Tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarından beslenecek bu sistem, hem askeri hem de sivil kullanımlar için stratejik öneme sahip olacak.