Montana’nın kuzeyinde 2006 yılında yapılan kazılarda, birbirine geçmiş halde bulunan iki dinozor fosili bilim dünyasını yıllardır meşgul ediyordu. Fosillerden biri, uzun süre boyunca “genç bir T. rex” olarak tanımlanmıştı. Ancak yapılan son incelemeler, bu kalıntıların aslında tamamen farklı bir türe, Nanotyrannus’a ait olduğunu ortaya çıkardı.
Yeni analizler gerçeği değiştirdi
Araştırmacılar, fosilin kemik yapısındaki büyüme halkalarını ve diş sayısını inceledi. Sonuçlar çarpıcıydı: bu birey genç bir T. rex değil, yetişkin bir dinozordu. Üstelik uzun ve ince bacakları sayesinde T. rex’ten çok daha hızlı hareket edebiliyor, küçük avları büyük bir çeviklikle yakalayabiliyordu.
Yaklaşık 6 metre uzunluğunda olduğu tespit edilen Nanotyrannus, kaslı ama ince yapısıyla avına hızla yaklaşan bir yırtıcıydı. T. rex’in aksine dev bir güce değil, denge ve hız kombinasyonuna dayanıyordu.
Evrim ağacında yeni bir dal
Bu keşif, tiranozorların evrimsel geçmişine dair uzun süredir süregelen “genç T. rex mi, yoksa yeni bir tür mü?” tartışmasını neredeyse sonlandırdı. Nanotyrannus’un varlığı, geç Kretase döneminde yalnızca dev tiranozorların değil, daha küçük ama etkili avcıların da yaşadığını kanıtladı.
Bilim insanlarına göre, bu yeni türün keşfi, T. rex’in tek başına hüküm sürdüğü bir dünyadan çok, farklı yırtıcıların bir arada var olduğu karmaşık bir ekosistemi gözler önüne seriyor. Nanotyrannus, hızla koşan uzun bacakları ve çevik vücuduyla dinozorlar çağının beklenmedik bir kahramanı olarak yeniden tarih sahnesine çıkıyor.
T. rex’in küçük kuzeni: Hız ve çevikliğin yeni kralı Nanotyrannus
Berlin 29°C